10 eylül dergisi kapaklarndan oluşan kolaj

Sayı 9-10 Temmuz Ağustos 1990 1 Mayıs coşkuyla kutlandı

1 Mayıs coşkuyla kutlandı

İşçi sınıfının uluslararası birlik, savaşım ve dayanışma günü 1 Mayıs, bütün göz korkutmalara, tehditlere ve alınan bütün tedbirlere rağmen kesin kararlılıkla ve coşkuyla kutlandı.

işçi sınıfı ve devrimciler kararlılık, coşku, ve yığınsallıklarıyla 1 Mayıs'ı unutmayacaklarını, yaşatacaklarını 1990 1 Mayıs'ında bir kez daha gösterdiler.

"1 Mayıs günü" bütün İstanbul binlerce polisin, binlerce askerin kordonu altında fabrikalarda grevlerle, işçi semtlerinde gösterilerle, yürüyüşlerle çalkalandı. Binlerce işçi grevdeydi. Sendikacılar, işçiler gençler gruplar halinde Taksim meydanına yürüdüler.

Resmi açıklamaya göre sadece 1 Mayıs günü 3500 kişi gözaltına alındı. Polisin göstericilere ateş açması sonucu 3 kişi yaralandı. GÜLAY BECEREN omuriliğine saplanan kurşunla felç oldu. Gözaltına alman 3500 kişiden 250 si DGM ce tutuklandı haklarında dava açıldı.

İstanbul’un dışında Türkiye’de işçi sınıfının yoğun olduğu bütün işçi yataklarında, fabrikalarda madenlerde* dok ve tersanelerde 1 Mayısla ilgili toplantılar, konuşmalar yapıldı. Sınıf kendi gününe sahip çıktı, grevlere, direnişlere gitti.

Bir tavır

1 Mayıs 1989'da son anda geri adım atarak sınıfı ortada bırakan reformistler 1990'da da bu kez konumlarım gizlemeyerek ihanetlerini açıktan belgelediler. "Kırda, evde, salonda, özgür korkusuz baskısız 1 Mayıs'a "... sloganıyla pasifist ve teslimiyetçi tutumlarını bir kez daha sergilediler. "1 Mayıs hoşgörü ve sağduyunun çığlığı... Yine 1 Mayıs geliyor. Sokaklarda bir telaş sormayın gitsin. Mübarekler bayram temizliğini, mıntıka temizliğiyle karıştırıyorlar. Ormana saklanmış Japon askeri solcularımız bayrama değil savaşa hazırlanıyorlar şimdi" gibi alaycı yaklaşımlarla Pasifistliklerini ve dönekliklerinin vicdanlarında yarattıkları kinle ne söyleceklerini bilemez hale düştüler.

İçinde bulundukları psikolojik durumun yarattığı kinle bu satırları karalayanlara fazla bir sözümüz yok. Onlar zaten ihanetler içinde iflah olmayıp gidecekler. Ama yaptığınız küstahlıktır, saygısızlıktır. Kimse sizden 1 Mayısı anmanızı kutlamanızı beklemiyor, istemiyor. Ama hala 1 Mayıs gibi günlemelerden bahsetmek ihtiyacı duyuyorsanız saygıda da kusur etmemek zorundasınız.

10 Eylül 1 Mayısı adına uygun bir biçimde işçi sınıfının uluslararası birlik, savaşım, dayanışma ruhuyla kutlayanları, bu uğurda ve bu günde ölenleri saygıyla anıyor.

10 Eylül bütün yasaklara, tehdit baskı ve ihanete rağmen sokaklara çıkanları, direnenleri saygıyla anıyor. 1 Mayıs'ta tutuklananlar derhal serbest bırakılmalıdır!

Gülay Beceren'i felç edenler açığa çıkarılmalı ve hesap sorulmalıdır!

Devrimci ve sosyalist güçler hatalarından ve eksikliklerinden ders çıkararak birliklerini güçlendirmeli, sınıfla bağlarını geliştirmelidir!

Haydi, 1 Mayıs 91'e!

1 Mayıs 91'de çok daha güçlü, çok daha yığınsal bir kutlama için ileri!